İnsanoğlu ömrü boyunca her türlü sınavdan geçiyor. Bazen bir kayıpla, bazen bir üzüntü, bazen bir hastalıkla... ortalama 80 yıllık ömür olduğunu sayarsak kısa gibi görünse de 80 tane 365 gün ediyor bu...

Geçmiş deneyimlerimiz ile , gelecek kaygılarımızla, sınandıklarımızla anda kalmayı da yapamıyoruz. Çünkü ilk anda yaşadığımız olumsuzlukla şok etkisi oluşuyor. Ardından gelen kabullenme süreci tabi bu süreç ne kadar erken olursa o kadar iyi oluyor.

Yaşadıklarımız bize neler öğretiyor, neler kazandırıyor, ne dersler çıkarıyor?. Bunlara odaklanmak için önce bir kabullenmek gerekiyor. O zaman anda kalmayı da başarırız. Lakin ilk zamanlar da bunu söylemek doğru olmaz.

Bunu en güzel şekilde anlatan Eckhart TOLLE’un sözüdür.

“Görünüşte en kabul edilemez ve acı veren durumun içinde bile daha derin bir iyilik, bir hayır gizlidir,  her felaket ilahi bir inayet tohumu içerir.”

Kimse yaşamadığı bir olayın peşin konuşmasını yapmamalı!. Her olumsuz olaya herkes aynı şekilde tepki veremez. Herkesin kabullenme süreci farklı oluyor. Herkesin dinamiği, bakış açısı farklı.

Belki de bize biraz sabır, biraz tevekkül, biraz deneyim düşer payımıza. Ne kadar yapabilirsek?.