Nezaket, kısaca nazikliktir…

“Nazik” veya “nezaket” kavramlarının ifade ettiği manayı tam olarak anlayabilmek için bazen ilgili kelimenin “zıt’ anlamını bilmemiz yeterlidir…

Peki “nezaket” kelimesinin zıt anlamı nedir?

El-cevap: “Kaba, kabalık, kaba davranış…”

Şimdi kısaca nezaketin ne olduğunu anlamışsınızdır sanıyorum.

Hz. Ali’nin şu sözü de bir hayli manidar: “Kaba bir kimsenin elinden, hayat suyu bile olsa içme.”

Yani esas olan nezakettir…

Kaba insanın zıddı nedir o zaman: “Nezaket !..”

Nezaket deyince saygıyı; inceliği ve hoşgörüyü anlayacağız. Nazik insanlar veya nezaket sahibi insanlar; başkalarına karşı saygılı insanlardır. İnce fikirlidirler ve toplumun değerlerine karşı duyarlıdırlar.

Nezaket, abartmıyorum; bir anlamda “fikir ve ahlak kültürünün bir simgesidir” de diyebiliriz. Açıkçası insanlığın çiçeğidir…

Confucius “Büyük ve üstün insanlar naziktir fakat yaltaklanmaz; küçük insan yaltaklanır, fakat nazik değildir”  diyerek adeta nezaketin ölçüsünü ifade etmiştir.

“İyi ahlak, insanlar arasında bir nezaket alışverişidir; bu alışverişte yer almayan değersizdir” diyen Voltaire de nezaketle ahlakı özdeşleştirmiştir…

Nezaket, bir anlamda “selam”dır. Selam’ın ifade ettiği manayı ve mesajı “müslüman” tam olarak anlayabilmiş olsaydı bugün bu yazıları bu toplumda açıklamak zorunda kalmazdık.

Öyle değil mi; “adı İslam, soyadı ecnebi…”

Ya da “adı müslüman” ama eylemi “gayr-ı müslim !”

Olmaz öyle şey… Olmuyor zaten hemen sırıtıyor. Adıyla sanıyla “ben Müslümanım” diyecek kişi…Müslümansa Müslüman gibi yaşayacak. Hristiyan veya ateist ne bileyim ben ya da deist…Neyse… Samimiyetteki ölçüden bahsediyorum. Yoksa kimsenin dinini diyanetini sorgulamıyorum.

SİYASETTE NEZAKET ÖRNEĞİ…

İşi siyasete getirmek istiyorum aslını sorarsanız!.. “Siyasetteki nezaket örneğine…” Ülkede beş yılda bir yaşanan son 31 Mart 2024 “Yerel Yönetimler Seçimi” sürecine tanıklık ettik.

Fırtına gibi esip ortalıktan kaybolan gündelik siyasetçi profiline sahne oldu Düzce !..Şu anda Davut Güloğlu nerede bilen var mı Düzce’de !..Nerede yaşıyor Güloğlu,?

“Şarkı söylemekle belediye başkanı olmayı” aynı kefeye koyan bir siyasi figürün Düzce’yi seçmiş olmasının iyi irdelenmesi gerekiyor.

Bu proje kime aittir? Neden 81 il içinde Düzce seçilmiştir? Düzce’nin seçilmesinin altında yatan “ince mesaj” nedir çıksın biri bunu izah etsin !..

“OY NURCANUM” diye girdiği Düzce’den102.825 geçerli oyun 30.524’ünü alan türkücü Davut Güloğlu’ndan bahsediyorum…Bu Düzce’deki seçmenin yüzde 29.77’sine tekabül ediyor…

Düzce’de seçimi biliyorsunuz Bilim, Sanayi ve Teknoloji eski Bakanı Dr. Faruk Özlü ikinci kez girdiği seçimi kazanarak Düzce Belediye Başkanı seçildi. 41.233 oy aldı Özlü…Bu da aldığı oy oranının  yüzde 40.21 oy oranına tekabül ediyor…

GAZETEMİZ YAZARLARI NE DEMİŞTİ ?

Seçim öncesi Köşe Yazarımız Remzi Erdem “HATIRLAMAK LAZIM” başlığını taşıyan köşe yazısında Davut Güloğlu’nun adaylığı ile ilgili şu tespitte bulunmuştu:

“Davut Güloğlu kendisi iyi insan olabilir, kendisini tanımıyorum, bir şey diyemem. Ancak “kemençeyle gelen horonla gider” demekten de kendimi alamıyorum.”

Bir başka yazarımız Siyaset yazarı İbrahim Bilgin de “OY NURCANUM” başlığını taşıyan köşe yazısında yaptığı tespitle dikkat çekmişti: “İşin ÖZÜ, Düzce seçmeni;

Çalışan, yatırım yapan, yetimin hakkını koruyan, ayırım yapmadan gönüllerde taht kuranlar ile, Düzce'yi, Düzceliyi tanımayan, bile bile yalan söyleyen, Nurcan'dan oy isteyenleri, içine edip kuzu kuzu terk ettikleri makama tekrar talip olanları ayırt edebilecek ferasete sahiptir.”  

TOPLUMDA ÖRNEK BULUŞLAR KALICIDIR

Fert olarak ta toplum olarak ta sıkıntımız; “örnek” olmak ve örnek bulmak !..

Hele siyasette “örnek figürleri yakalamak” pek kolay olmuyor…

Benim telaşım bu örnek insanları; hangi meslekten hangi guruptan hangi görüşten hangi meşrepten olursa olsun bu “kutup yıldızlarını” ön plana çıkartarak toplumun dikkatine sunmak; böylece bir değerler manzumesi ortaya koymaktır. “Basın etik kurallarını hiçe sayan bir medya kuruluşunun halkın nazarında batması haktır…”

SİYASETTEKİ ÖRNEK FİGÜRDÜR “YEMENİCİ”

Toplum örnek insanlara açtır !..”

Düzce’nin sahildeki gözbebeği, Karadeniz kıyısındaki turistik ilçesi Akçakoca’nın bir dönem belediye başkanlığı yapmış olan Cüneyt Yemenici’den bahsediyorum.

 31 Mayıs 2024 Yerel Seçimlerine tanıklık ettik…Ne hikmetse  Ak Parti eski belediye başkanı Eczacı Cüneyt Yemenici’yi “Her yapılan ankette açık ara önde çıkmasına rağmen” dışa yansıyan duyumlara göre "aday adayı olmadığı" gerekçesiyle "ADAY"  göstermedi. Oysa "aday Adayı olmayıp"  aday gösterilen çok sayıda BELEDİYE BAŞKAN ADAYI olduğu biliniyor. Tabii ki karar Ak Parti Genel Merkezi'nin ya da "karar verici" konumunda olan parti yetkili organlarındır. Nihayetinde Akçakoca'da seçimi CHP’nin adayı, Yemenici gibi  önceki dönem belediye başkanlarından Fikret Albayrak kazandı. 

Karar Ak Parti’nin kararıdır biz orasında değiliz ancak “karar vericilerin” hangi kriterleri dikkate aldığını da bilmiyoruz.

Yemenici’yi Akçakoca’nın önemli bir siyasi figürü olarak dikkat çektiğini belirtmem gerekiyor. Partisinin adayı Osman Cumur’u seçim döneminde hiç yalnız bırakmadan destekleyen, sürekli alanda olan  Cüneyt Yemenici’nin bu özverili çalışması partili partisiz herkesim tarafından takdirle karşılanmıştır. Yemenici bu tavrıyla bu duruşuyla “siyasette ender rastlanan önemli figür olarak anılacak ve tanınacaktır” 

SEÇİM SONRASI HER BAŞKANI ZİYARET ETTİ

Seçim bittiği gibi “belediye başkanlığı yapmış olmanın getirdiği bir duygu ve düşünceyle olsa gerek ki seçim sonrası kazanan tüm belediye başkanlarını parti ayırımı gözetmeksizin birebir ziyaret ederek hayırlı olsun” temennisinde bulunan Cüneyt Yemenici bu tavrıyla da hem partisi Ak Parti tarafından hem de farklı partililer tarafından övgüyle bahsedilen kişi olmuştur.

Siyasi kutuplaşmanın zirve yaptığı bir dönemde Cüneyt Yemenici tüm belediye başkanlarını makamlarında ziyaret ederek hem “hayırlı olsun” temennisinde bulunmuş hem de “yaşadığı tecrübeleri paylaşarak” “tam bir nezaket örneği” sergilemiştir. Yemenici’nin bu tavrı ve bu duruşu siyasi kutuplaşmanın zirve yaptığı böyle hassas bir dönemde büyük takdirle karşılanmıştır.

BELEDİYE BAŞKANLIĞININ OKULU TECRÜBELERDİR

Olması gereken budur… Partiler bir araçtır. Geçicidir. Kalıcı olan dostluk dayanışma ve nezakettir.

 Yemenici’nin seçim sonrası başlattığı bu “hayırlı olsun” turlarının bundan sonraki seçimlerde gelecek başkanlar için bir “yol gösterici” olmasını diliyoruz.

Hele parti ayırımı yapmaması tam bir takdirlik. Deneyimlerini de yeni başkanlarla paylaşması da örnek alınacak bir yaklaşım. Evet hep söylenir “Belediye Başkanının bir okulu yoktur.” Ancak yaşanan tecrübeler ve deneyimler başkanlar için adeta “okul mesabesinde”   öğretmeninin makama gelip ders vermesi mesabesindedir. Bu hareket “kalıcı bir güzelliğin başlangıcı” anlamı taşıması bakımından unutulmayacak ve örnek alınacak bir harekettir. 

Siyasette “nezaket örneğidir Cüneyt Yemenici.” Bu açıdan kendisini kutlamamın ötesinde; diğer siyasilerin de benzer faaliyetler ve  benzer girişimlerle farklı çıkışlarla “şirazeden çıkmış siyasi anlayışın” düzenini yeniden ikame etmek ve olgunlaştırmak için çaba sarf etmeleri gerekğini düşünüyorum.

Başlığa “Siyasette Nezaket Esastır” dedim ama gündem siyaset olduğu için bu cümleyi ön plana çıkarmış oldum. Siyasetle yatıp siyasetle kalkmıyoruz ya !..Hayat devam ediyor. O yüzden aslında genele şamil olarak sözü şu şekilde düzeltmem gerekiyor:

“HAYAT NEZAKETLE ÇOK DAHA GÜZELDİR !...”

Bu arada Cenap Şehabettin’in sözü de kulağımda çınladı: “Nezaket, ister iskarpin giysin ister çarık, bastığı yeri çamurlamaz.”

Vesselam…