Düzce’nin D-100 Karayolu’ndan sonra en yoğun trafik akışına sahip Düzce-Aydınpınar Yolu’ndaki aksaklıklar ve aksilikler ne hikmetse uzun zamandır görmezlikten geliniyor.

Düzce’nin güney yakasındaki bir ilçe ve 60’a yakın köy ile 1. ve 2.OSB’lerin ulaşım ağı olarak kullandığı ilin en önemli turizm bölgelerinin de güzergahında bulunan Düzce-Aydınpınar Yolu’nda yaklaşık iki yılı aşkın bir süredir hiçbir iş randımanlı gitmiyor !..

“TURİZM YOLU” MU “DAĞA TIRMANMA YOLU MU”BELLİ DEĞİL !.. 

Düzce’nin güney yakasındaki Aydınpınar Yolu’nun Düzce-Çınarlı arasının “Turizm Yolu” ilan edildiği açıklanmıştı ancak gelinen nokta yapılıp da bozulan hiç bir işin ya tamamlanmadığı, ya da “yarım -yamalak” bekletildiği görülüyor.

Düzce’nin Gölyaka ilçesi başta olmak üzere Düzce’nin en önemli turizm bölgelerinin de ulaşım ağı içinde bulunan Aydınpınar Yolu’nun yaklaşık iki yıldır “Yol çizgileri”nin de yenilenmediği görülüyor.

Aydınpınar, Gölormanı, Duraklar gibi büyük köylerin yanında irili ufaklı 60’a yakın köy bu yolu kullanıyor. Gölyaka’nın Efteni Gölü başta olmak üzere Aydınpınar Şelalesi, Güzeldere Şelalesi ve Kardüz Yaylası ile Aydınpınar, Pürenli ve Derebalık gibi irili faklı bir çok yaylalar da bu yol güzergahı içinde yer alıyor.  

“BİSİKLET YOLU” PERİŞAN HALDE!.. 

Büyük bir özveri ve çabanın bir uzantısı olarak “Turizm Yolu” olarak ilan edilen “Düzce merkezle Çınarlı-Aydınpınar” arasındaki yolun uzun zamandır ihmal edilmesi; bu yolun üç yıl önceki halini bilenler daha iyi anlayacaklardır !..

Düzce merkez Darıcı mahallesi, Otluoğlu sapağı ile  Aydınpınar Köyü  ile Çınarlı Köyü sapağı arasındaki hat başta olmak üzere;  Gölyaka’ya kadar uzanan yolun “TURİZM YOLU” ilan edilmesinin ardından Çınarlı-Düzce merkez arasına yapılan “Bisiklet Yolu” da bunun bir nişanesi olarak yapıldığını biliyorsunuz...Düzce’de bu kadar uzun mesafede engelsiz, virajsız “cetvel gibi” düz bir başka yol yok biliyorsunuzdur!..

Ancak “Bisiklet Yolu”nun son hali içler acısı bir halde...Bisiklet yolu ile araç yolu adeta birbirine karışmış bakımsızlıktan virane halde bekletiliyor...Gelen araçlar bisiklet yolunun bariyerlerini kırarak adeta “bu yol bisiklet yolu değil bizim yolumuz” der gibi sanki KATLİAM yapıyorlar...

Yol örnek “Bisiklet Yolu” olmaktan çıktığı gibi “turizm yolu” olduğuna da "İSYAN ETMİŞ" gibi duruyor adeta!..

 Bu tablolar Aydınpınar Yolu’nu turizm yolu olmaktan çıkardığı gibi sanki bir dağ yoluna varmadan “Ovada tırmanma şeridi” gibi bakımsız ve dağınık bir halde bekletilmesi bu yolu kentimize kazandıranlara ve bölge halkına bir anlamda “hakaret” anlamı taşıyor.

Oysa turizm yolunda imar, turizm yolunda ihata duvarlarının yapımı, binaların tek veya çeşitli şekillerde boyatılması, yol kenarlarındaki bilinçsiz yapıların kaldırılması, ihata duvarlarının da çevreye uygun estetikte yapılması, yol kenarındaki çalı-çırpının mevsim şartlarına göre temizlenmesi gibi faaliyetlerle aslına uygun hale getirilmesi zorunluluğu vardır.

İGM ÜYELERİ VE BÖLGE MUHTARLARI DA İLGİSİZ   

Bu yolun köy yolu olduğu ve Özel İdare Genel Sekreterliği bünyesinde yer aldığı bilinmiş olmasına rağmen ne bölgeden sorumlu İl Genel Meclis (İGM) Üyeleri yollarına sahip çıkıyor ne de İl Özel İdare yetkilileri bu alana bakıyor. Üstelik bir o kadar köyün muhtarı da önemli bir ulaşım ağı içinde yer alan Aydınpınar Yolu’nun çaresizliğini seyretmekten öteye gitmiyor.

Bu yol güzergahında bulunan ve her zaman bu yolu kullanan İl Genel Meclis Başkanı başta olmak üzere ve bölgeden sorumlu bölgeyi temsilen seçilen İGM Üyelerinin de “yolun bakım ve onarımında” neden etkili olmadıkları bilinmiyor !...

KAZILAN YOLLAR TAMİR EDİLMİYOR 

Küçük Mehmetler Köyü ile (1. OSB) Duraklar arasında alt yapı (Su kanalizasyon çalışmaları için) kazılan yolların dolgu çalışması tam olarak tamamlanmadığı gibi sıcak asfaltla yama yapılmaması da ilgisizlikten öte “başlanan işin yarım-yamalak bırakılması” anlamı taşıyor.

Yazın kavurucu bu günlerinde birçok köy yolunda asfalt çalışmaları devam ederken OSB ve turistik amaçlı 24 saat cıvıl cıvıl kullanılan bu yoldaki çukurlar olduğu gibi yerinde bekletiliyor. Asfalt yapım mevsiminde bu sezon yapılmayan ya da tamir edilmeyen bu yolların yarın “kış geldi” bahanesiyle bir kenara bırakılacağından endişe ediyorum. Çünkü geçen yıl bu yola ne hikmetse hiç dokunulmadı...Bu kadar hareketli ve önemli bir yolun “YOL ÇİZGİLERİNİN YENİLENMEMESİ” de şaşırtıcı doğrusu !..

İki yılı aşkın bir süredir dokunulmayan bu yolun önümüzdeki kış mevsimini kaldırmayacağı ortadayken yetkililerin neden bu yolu görmezlikten geldiğini hayretle izliyorum.

Kazıldıktan ve üstü kapatılmayan yolun virane halde bekletilmesi, en azından yama dahi yapılmadan bekletilmesi; araçlar için “tam bir tuzak” mahiyeti taşıyor.

PTT  DE SEDAŞ’TA “KÖR VE SAĞIR” DAVRANIYOR!.. 

PTT ve SEDAŞ’a ait iletişim hatlarının geçtiği direkler ve kablolar koptu-kopacak gibi sallanıyor ne PTT,  ne de SEDAŞ gibi kurumlar “kör ve sağıra yatmış” durumda uzaktan dahi olsa bu yolu neden dikkate almıyorlar anlaşılır gibi değil!.. İletişim hatları kablolar her an birilerinin kafasını gözünü yaracak gibi bekliyor !..

Geçenlerde Küçük Mehmetler köyü kavşağında gündüz kopan bir elektrik kablosunun bir vatandaşımızı bisikletiyle birlikte yola serdiğine şahit olmuştuk; hatta haber  konumuzda olmuştu ...Bu vurdum-duymazlık; “bir yerin yapılıp onarılması için illaki bir canın yok olması mı bekleniyor” tezini akıllara getiriyor.Bizden hatırlatması !..Biz uyarmakla mükellefiz !.. Yarın bir gün “ah-vah” demenin hiç bir yararı olmayacağı gerçeğini hatırlatmak istiyoruz.

BİSİKLET YOLU TANINMAYACAK HALDE !..

Alt yapı ve planlama aşamasında rahmetli Vali Halil Nimetoğlu ve daha sonraki dönemlerde (şimdiki Ankara Valisi ) Vasip Şahin, (şimdiki Nevşehir valisi) Ali Fidan başta olmak üzere, özellikle hizmete açılışında büyük emeği olan  Zülkif Dağlı valimizin özverili çalışma azmi görmezlikten gelinemez. Ayrıca dönemin İl Genel Meclis Başkanı ve Üyeleri ile İl Özel İdare Genel Sekreteri’nin azmi ve çabasını da unutursak vefasızlık etmiş oluruz...  

Ancak bugün gelinen sonuç itibariyle Aydınpınar Yolu’nun Turizm Yolu olmasında en büyük etkenlerden biri olan Bisiklet Yolu’nun son hali içler acısı bir halde...Bozulan ve kırılan bariyerlerin olduğu gibi virane bir halde durması, sanki ısrarla yenilenmemesi;“bisiklet yolu gözden mi çıkarıldı?” sorusunu hatırlatmıyor değil !..    

Üstelik yolun ortasında PTT müteahhitlerinin açıp tam kapatamadıkları, yolun seviyesine uygun hale getirmedikleri alanlar yolun ortasında adeta tam bir “TUZAK” ve “KAPAN” gibi kazalara davetiye çıkartması inanın akıl işi değil !.. Yolun aydınlatılmamış olması özellikle yolu tanımayanların her an bahse konu çukurlarda ön takımlarının yok olması anlamı taşıyor..

Her şeye rağmen  “bir yerin veya yolun bakım ve onarımının yapılması için illaki kaza mı olması gerekiyor !..

HIZ LİMİTLERİ DE GÖZDEN GEÇİRİLMELİ !..

Üstelik bu yol güzergahının “Jandarma kontrollerinin en yoğun yapıldığı bir bölge” hüviyetine de sahip olması yolun ne derece önemli bir güzergah içinde bulunduğunun tescili anlamı taşıyor. Sürekli araçlar radarla kontrol ediliyor. Bu yolu kullanıp da  “en az iki ceza yemeyen” bölge halkından bir araç sahibinin olmadığını düşünüyorum.

Ancak radar sistemi de sıkıntılı...Hız limitleri “köy yoluna göre mi dağ yoluna göre mi” yoksa D-100 Kara yoluna göre mi yapılıyor onu da bilen yok !..Bir yerde 30 Km bazı yerlerde 50 Km hız  limiti ve radarın sizi nerede gördüğü ya da nerede yakalayacağı da belli olmayan bir yol Aydınpınar yolu...Hız limitleri tabii ki olmalı, olacak da ancak çevre köy yolları veya Düzce-Güzelbahçe yolundaki hız limitlerine bakılırsa D-100 Karayolu’ndan sonra en yoğun trafik akışına sahip bu yolda “yeniden bir düzenleme yapılmasını elzem” haline getiriyor!..

Lise yıllarında bisikletiyle “bu yolun tozunu yutan” çilesini çeken bir kardeşiniz olarak; tabii ki bu tür yollarda gelinen gelişmeyi görmezlikten gelemeyiz. Ancak çağa göre “eksik ve gedikleri” de  hatırlatmanın mesleki olarak görev ve sorumluluk alanı içinde yer aldığımızı takdirlerinize sunuyor; “Turizm Yolu” olmasının yanında Düzce 1.OSB’nin Duraklar Köyü giriş kapısı konumunda olan Düzce Aydınpınar Yolu’nun bir an evvel aslına ve işlevine uygun “örnek bir yol” haline getirilmesi özlemi içinde, etkili ve yetkili kurumları göreve davet ediyorum.

BU YOL DÜZCE’NİN “AYDINLIK GELECEĞİDİR”

İşin özü “Aydınpınar Yolu” Düzce’nin aydınlık geleceğidir.Bu açıdan “Aydınpınar yolu, Düzce’nin Aydınlık geleceğidir; Aydınlık Yolu’dur...Bunu biz görürüz görmeyiz ancak eninde sonunda bu güzergah illaki bir iktidar tarafından gündeme taşınacaktır.Gündeme alınmak zorunda kalınacaktır !..

Düşünsenize bir kere “Düzce-Eskişehir arasındaki bağlantının kurulabilmesi için Düzce’nin güney yakasındaki bu Aydınpınar dağlarının “tünelle” veya başka bir yöntemle açılacağının, otobana veya D-100’e ya da Batı Karadeniz’e, Karadeniz Sahil yoluna, doğudan Ankara istikametine, batıdan İstanbul ve Trakya yönüne bağlanacağı yol yine Aydınpınar Yolu’dur...

Düzce-Eskişehir kara yolunun Düzce’den geçmesi halinde kullanılacak yol işte bu Aydınpınar Yolu olacağı açıktır. Bunun için Düzce’de “ana kara yolları”nın gelecekte bağlanacağı yol yine Aydınpınar Yolu’dur.  

O yüzden bu “örnek yol” zaman geçmeden  “aslına uygun” hale getirilmelidir !..Lafı uzattığımı biliyorum ama bunun önemini yazımı okuyanların daha iyi anlamasını istediğim için çırpınıyorum !...

Düzce’nin “cetvel gibi”  düz  tek yolu olan bu yolun önemini değerini ve kıymetini bilesiniz diye çaba sarf ediyorum. Yoksa başka ne amacım olabilir!..

Şu unutmayın yeter:Aydınpınar yolu turizm yoludur; dağa tırmanma yolu değil!..Aydınpınar yolu Düzce’nin geleceğidir istikbalidir..

İşin özü:“Aydınpınar yolu Düzce’nin Aydınlık Yolu’dur!..”