Nedir huzur? Bana göre insanın yaradılış gereği donatıldığı sevgi, öfke, heyecan, kırgınlık, mutluluk ve daha bir çok duygudan bir tanesidir huzur..zamana mekana ve kişiye göre de değişiklik gösterebilen bir duygunun bahse konu hormonların aktifleşerek bunu fiili olarak vücuda pozitif olarak yaymasından alınan haz, tat dır. Genel olarak da mutluluk hissi veren insanı motive eden bir duygu patlamasıdır.

Daha önce de söylediğim gibi bahse konu üzerinde uzman, bilirkişi, akademisyen, ulema, hoca gibi vasıflara sahip değilim. Ama kendimi kalben üst düzey de motive etmek gibi bir yeteneğe sahip olduğumu fark ettim. O güven ve rahatlık içinde yorum yapıyorum. Yapabiliyorum.

Aynı zamanda radikal sınırlar içerisinde de olmasa inançlı biriyim. İnandığım bildiğim doğrular çerçevesinde ( bu doğrularımda rehberim Kuran-ı Kerim) hareket ediyorum. Dolayısıyla bu manada huzur’un maneviyatla ilgili bağlantılı olduğunu düşünüyorum. Hatta kesinlikle bağlantılı olduğunu iddia edebilirim.

Niye böyle bir konu seçtim? Sizlerinde bu anlamda kendi bakış açınızı sorgulamanızı istedim diyebilirim..

Okuyan araştıran bir yapıya sahip olduğumu biliyorsunuz. Daha önceki yazılarımda da ifade etmiştim. Güzel bakan güzel görür, güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen güzel hisseder ve hissettirir görünmeyen denklemin her zaman işe yaradığını test ve teyid etmiş biriyim.

Hani evrene iyi mesajlar yolla ki evrenden de sana iyi dönüşler olsun diye bir iddia vardı( bu kamuoyunda bir dönem kozmos teorisi olarak adlandırılmıştı) bilirsiniz. Ben bunun doğru olduğuna inananlardanım. Yani hemen her şey düşüncelerde başlıyor beynimizin de bu düşüncelerimizi analiz etmesi ilgili sinir sistemini hormonları harekete geçirmesiyle şekilleniyor. Araştırdığınızda sizlerde göreceksiniz ki bilimin de tespit ettiği kayıtlara geçmiş bir ‘’ TERS ÇABA KURALI’’ diye bir sistemin varlığı vucüdumuz’un, beynimizle paralel hareket ettiğini temel olarak da ‘’ iyi düşünün iyi olsun’’ sloganını baz aldığı bilinmektedir. Burada görülen sonuç düşünceler kaygı içeriyorsa muhtemelen korkulanın başa geldiği , düşünceler iyi şeyler, pozitif hedefler üzerine yoğunlaştığında da iyi sonuçlar elde edildiği kayıtlara geçtiği ifade ediliyor. Bende buna inananlardanım.

İyi düşünen insan iyi hisseder huzurlu olur. Huzur insanın manevi gıdasıdır. Ve o gıda vücudumuza organlarımız bazında tesir eder. Tesir negatif veya pozitif olarak bize dönüş yapar. Yine halk arasında kullanılan bir söylem var bilirsiniz : ‘’ Hayatı ya dört dörtlük yaşarsınız(huzurlu-mutlu-sevgi dolu-vb.), ya da üç buçuk(endişe, kaygı, korku, panik vb.)yaşarsınız’’. İşte bütün bu süreç düşüncelerimizle paralel bağlantılıdır. Huzurlu olmak anahtarıdır

Bana göre imkanlar la da doğru orantılı bağı olan bu durum, sonuçları itibarıyla elde edilebilir bu duygunun karşılığı yukarıda da bahsettiğim gibi basit bir tabirle tat alma, tatmin olma, mutlu olmak diyebilirim. Ve tabi ki kişilerin karakter yapısına göre, bakış açısına göre de değişiklik gösterebilir. Her iki sonucu da normal karşılamak gerekir.

BANA GÖRE HUZUR :

İki kısımda ele alacağım. Yukarıda da bahsettiğim gibi temel olarak manevi duyguların baskın olduğu yansımanın gözlemlenmesi hissedilmesi demem benim açımdan doğru bir tarif olur kanaatindeyim. İnançlı bir insan olduğumu söylemiştim ya:

--Sabahları nefes alarak, kuş seslerini duyarak uyanmak

--Başımı sokabildiğimiz içinde ailemle yaşadığımız bir evimizin olması

--Soframızda sıcak ve doyabileceğimiz kadar aş’ımızın olması

--Bir yağmur sonrasında ortaya yayılan toprak kokusu, çimlerin biçilmesinden sonra bahçeden yayılan o çim kokusu

-- Verandaya çıktığımı gördüğünde koşarak yanıma gelerek adeta ‘’ nerdesin be adamım’’ edasıyla sırtını bana yaslayan benimle göz teması sağlayan gülümseyen köpeğimin yaklaşımı

--Davetlere gerektiği şekilde icabet etmek

--Büyükleri, hastaları ziyaret edebilmek

--Çocuklarla iletişim kurabilmek, onlarla zaman geçirebilmek

--Zamanında olması için özellikle gayret ettiğim ibadetlerimi (özellikle namaz)yapabilmek

--İkamet ettiğim köyümde (ümre hacı titr sahibi olmam vesilesiyle) cami de hoca olmadığı vakitlerde büyüklerimin telkin ve teklifiyle imamlık yapmak

-- Mümkün mertebe uzun aralıklar vermeden mezarlıkları ziyaret etmek

--Evladı olanlar bilir, evladına sımsıkı sarılıp onun kokusunu ciğer’lerime çekebilmek

-- İhtiyacı olanlara gücüm ölçüsünde yardım edebilmek, ya da bu duruma aracılık etmek

-- Başkalarının mutluluğundan mutlu olmak

-- Hediyeleşmek ( hem vererek hem alarak)

-- Yatmadan önce kesinlikle yaradan’ım la sohbet edebilmek, dua edebilmek( ki onlar bilmese de dostlarımı, arkadaşlarımı, akrabalarımı komşularımı bu duanın içine dahil etmek)

--Dostlarla arkadaşlarla bir arada olabilmek ki bu arayı uzun tutmamak telefon vb. gibi teknoloji nimetlerini kullanmak

--Duyabilmek, konuşabilmek anlayabilmek

Ve daha sıralayabileceğim onlarca madde bana huzur veren durumlardır. Sizlerde bu maddeler çerçevesinde kendinizinkileri belirleyebilirsiniz. Son olarak şunu söyleyebilirim: HUZUR bulmak, huzur içinde yaşamak bizim ellerimizde.

DİPNOT : Huzur bir makaleye sığdırılamayacak kadar geniş bir yelpaze içerdiği tartışılmaz bir gerçektir. Hatta bu başlık altında bir kitap dahi yazılabilir. Ben kendi bakış açımla değerlendirme yapmaya çalıştım. Siz içinden aldığınızı alın ve kendi bakış açınızı ekleyin’i amaçladım.

Değerli okurlarım hayatınız hep huzur içinde, yüreğiniz sevgiyle harmanlanmış pozitif geçmesi dilek ve temennilerimle hepinize saygılarımı iletiyorum