
05322741316
Remzi ERDEM
KARDEŞ OLALIM
Ne zamandır yazmak istiyordum. Ama içinde bulunduğum şartlar bana fırsat vermiyordu. Gerek sağlık problemleri, gerek dışımda gerçekleşen bir takım olayların etkilemesi sebebiyle kalemden ve satırlardan uzak kaldım. Lakin zaman içinde öyle olaylar gelişti ki artık kalemi elime almam lüzumu doğdu. Böylece bu satırlarla sizlerle buluştum, bunda da kendi adıma mutluyum.
Sevgili dostlar,
Gönül istiyor ki hep güzel şeylerden söz edelim. Kötü ve çirkin şeylerden söz etmeyelim. Gelin görün ki bu bir türlü gerçekleşmiyor. Hele son zamanlarda toplumun ruh yapısında korkunç bir çözülme ve bozulma var. Tarifi imkansız bu yozlaşmanın sonuçları da çok acı oluyor. Mesela, yoktan yere vahşice cinayetler işleniyor. Sonuç vahşeti işleyene layık olduğu ceza verilmiyor. Efendim müebbet hapse mahkum ediliyor ya denilebilir. Hayır öyle değil, caniyi affedecek olan katledilenin tarafıdır. Devlet onun hakkını korumak zorundadır. Sen caniye işlediği cürümden dolayı idam uygulasan öyle zannediyorum ki kısa bir zaman içinde bu tarz kötü davranışların sonu gelir. Çünkü en azgın katil bile kendisinin öleceğini bile bile cinayet işleyemez. Efendim katilin de yaşamaya hakkı vardır diyenler de elbette çıkacaktır. Ama onların bu düşüncelerinde samimi olduklarına pek inanasım gelmiyor nedense.
Evet, kötü bir örnekle yazıma başladım, bundan dolayı da okuyucularımdan özür dilerim. Ancak içinde yaşadığımız günler beni böyle düşünmeye zorluyor. Neden mi? Şunun için;
Bir parti liderine ülkenin bir yerinde bir kendini bilmez tarafından saldırı yapılıyor. Bu saldırıyı yapan kişiye en ağır ceza uygulaması yapılması gerekirken serbest bırakılıyor. Siyasi görüşün bu noktada önemi yoktur. Bir insana saldırılmıştır. Olayın telin edilmesi ve bir daha yapılmaması için de önlem alınması gerekir. Bunu yapmazsanız toplumun huzurunu bozucu bir adım atmış olursunuz.
Yöneticiler toplumu bilgilendirmekte yeterince ciddi davranmıyorlar. Sanıyorlar ki gerçeği gerçekten söylerlerse siyasi anlamda puan kaybederler. Aksine söylemedikleri için puan kaybediyorlar. Şöyle ki; Covit-19 sebebiyle çok uzun bir zamandır millet olarak uğraşıyoruz. Ama milletin bu konuda doğru bilgilendirildiği hakkında şüpheler var. Hele bu aşı konusunda vatandaşta tereddüt fazla. TV kanalları tek taraflı yayın yapıyorlar. İlmi diyorlar ama davranışları hiç ilmi olmuyor. Bir konu üzerinde anti tezleri de dile getirmezsen doğru davranmamış olursun.
Enflasyon rakamları da gerçeği yansıtmıyor. İki sene önce hanıma pazara giderken 100 TL veriyordum. Sesini çıkarmıyordu. Şimdi verdiğim 200 TL yi bile az görüyor. “Bununla mı beni pazara gönderiyorsun?” diyerek serzenişte bulunuyor. O elektrik ve doğalgaza yapılan her ayki zamlardan söz etmiyorum bile. O zamları artık kanıksadık. Zam olmazsa canımız sıkılıyor. Bizi bu hale getirdiler.
TUİK’e göre %27 büyümüşüz. Gülelim mi ağlayalım mı? Yahu %27 büyümenin ne demek olduğunu bilen açıklasın… Açıklasın da biz de öğrenelim. Geçen marketlerden kalem almaya gittim, kalemin üzerinde maden p.r.c. yazıyordu. Altı üstü bir kurşun kalem ya hu. Üstünde Çin malı yazıyor. Peki biz nasıl büyüyoruz o zaman.
Birileri diyebilir ki bu konular bizim konularımız değil. Bunlar bizi ilgilendirmez. Peki dostlar o zaman belki ilgilendirir diye şu konuları dile getireyim o vakit.
Geçenlerde mahalle camiine sabah namazına gitmiştim. Camide üç kişi namaz kıldık. Biri imam, biri müezzin, biri de ben. Bu durum bir şeyleri çağrıştırıyor mu dersiniz.
Bana şunu hatırlatıyor. Bizi yaratan yaratıcı gönderdiği ilahi kitabında (Hucurat suresi) kardeş olun diye emrediyor. Tavsiye değil ha, emrediyor. Emir demek yapılması vazgeçilemez davranış demektir. Çok özet olarak söylüyorum ki biz kardeş olmak zorundayız. Eğer kardeş olmazsak düşman oluruz. Bu da bizi perişan eder. Bu yüzden kardeş olmamız gerekiyor.
Kardeşlik kendi kendine oluşmaz. Bunun oluşması için din adamlarına, öğretmenlere, yöneticilere, siyasetçilere büyük işler düşüyor. Önce onlar kardeş olacaklar, sonra toplum kardeş olacak. Yanılmıyorum değil mi? O halde gelin hep beraber bizi yaratan yaratıcının emrine uyalım ve kardeş olalım.
Allaha emanet olunuz. (R.Erdem-Düzce Eylül 2021)
Yazarlar
-
Murat UYGUNHayatını Boşlama Yaşayarak Büyü 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TEKKuşların da Başkenti! 13.06.2025 Tüm Yazıları
-
Doç. Dr. Selahattin ATEŞNEDEN GÖZÜ YAŞLI BİLİNEMEDİ !.. 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alaattin SİVRİOĞLUDüzcespor'un Perde Arkası Başarısı ve MUŞSPOR 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Emin SÖNMEZOĞLUMÜSLÜMAN GENCİN ÖZELLİKLERİ 23.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin ARPACISANATIN ‘EN’LERİ 3.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ömer Faruk YILMAZTime to play-off 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ömür BİLGİNKendimden özür diliyorum… 11.04.2025 Tüm Yazıları
-
Asuman KARAŞABANOĞLU"ENVER GÜLSOY" U UĞURLARKEN !.. 18.02.2025 Tüm Yazıları
-
Erol TAYHANOLMASI GEREKEN “BU !..” 25.10.2024 Tüm Yazıları
-
Ekrem ŞAMAGALİÇYA’DAN DERS ALMAK !.. 19.09.2024 Tüm Yazıları
-
Remzi ERDEMAKIL ETMEK 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Prof. Dr. Ali ATEŞErdemlilikte Yarış BİRLİK VE BERABERLİKTİR 10.05.2024 Tüm Yazıları
-
Aydın KOÇGAZZE: ‘DÜNYA BAKTI, GÜNEY AFRİKA YAPTI’ 9.05.2024 Tüm Yazıları
-
Kemal SOYLUŞOFÖR DEDİĞİN HER ARABAYI KULLANMAZ MI? 1.05.2024 Tüm Yazıları
-
İbrahim BİLGİNOY NURCANUM 11.03.2024 Tüm Yazıları
-
Kadriye Polat KIYĞILAh Be ZAMAN !.. 10.09.2023 Tüm Yazıları
-
Yusuf BİLTEKİNNİĞDE SENİ ÇAĞIRIYOR 23.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ömer EMECANKOCAALİ - DÜZCE 17.04.2023 Tüm Yazıları
-
Atilla GÖSTERİŞLİANNEM BİZİ DEPREM BÖLGESİNE GÖTÜRDÜ 25.02.2023 Tüm Yazıları
-
İlhami HANİÇİNİZDEKİ ÇOCUĞU ÖLDÜRMEYİN! 26.01.2023 Tüm Yazıları
-
Nejat ÖZSOYBİR HAFIZA MEKÂNI OLARAK HACI İHSAN’IN İHTİYARLAR KAHVESİ 19.06.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Objektif Gazetesi (duzceobjektif.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2024
1.04.2024
19.03.2024
14.03.2024
12.03.2024
5.05.2022
17.02.2022
15.01.2022
30.12.2021
27.12.2021